•COM: Firmalar ve ticari işletmeler, ticari ürünler için uygundur ingilizce commercial kelimesinin kısaltmasıdır, ticari anlamındadır.
•NET: internet servis sağlayıcılar için uygundur. İngilizce network kelimesinin kısaltmasıdır, ağ, şebeke anlamındadır.
•ORG: Kar amacı gütmeyen siteler için uygundur. İngilizce organization kelimesinin kısaltmasıdır, örgüt, organizasyon anlamındadır.
•EDU: Eğitim kurum ve kuruluşları için uygundur, education kelimesinin kısaltmasıdır
.
•GEN: Kişisel ve kurumsal başvurular için uygundur, generation kelimesinin kısaltmasıdır.
•GOV: Devlet kurum ve kuruluşları içindir, goverment kelimesinin kısaltmasıdır.
•MİL: Askeri kurum ve kuruluşlar içindir, ingilizce military kelimesinin kısaltmasıdır.
•NOM: Bireylerin kullanımı için uygundur.
16 Şubat 2010 Salı
Hangi Durumda Hangi Sabunu Kullanalım
CİLT SORUNLARI
Sivilce: Ardıç, Portakal
Akne: Ardıç, Kekik, Kil, Lavanta, Portakal
Mantar: Ardıç, Kekik
Egzama: Ardıç, Gül,
Anti-selülit: Adaçayı, Buğday, Portakal, Yosun, Zeytin
Kaşıntı: Ardıç
Yara: Buğday, Gül, Kekik, Portakal, Tarçın
Yanık: Buğday, Portakal
Apse: Kekik,
Romatizma: Ardıç, Zeytin
Siyah nokta: Kil
Haşere ısırması: Portakal, Tarçın
Kızarıklıklar: Bal, Defne, Zeytin
Uyuz: Ardıç
Nasır: Menengiç
Doğum lekeleri: Buğday, Gül, Menengiç, Zeytin
Hamilelik çatlakları: Menengiç
Güneş lekeleri: Buğday, Zeytin
Varis: Ardıç, Kekik
PROBLEMLİ CİLTLER
Alerjik ciltler: Aloevera, Gül
Cilt çatlaması: Menengiç
Yorgun ciltler: Bal, Gül
Hassas ciltler: Bal, Defne, Zeytin
Yağlı ciltler: Adaçayı, Defne, Portakal
Kuru ciltler: Aloevera, Bal, Zeytin
Kırışıklık: Karnfil, Bal, Buğday,
Cilt sarkması: Karanfil ,Bal, Buğday,
Topuk çatlakları: Tarçın
CİLT BAKIMI
Besleyici: Bal, Gül, Menengiç
Berraklık: Yosun, Kil
Parlaklık: Bal, Buğday, Defne, Portakal, Tarçın, Yosun
Canlılık: Adaçayı, Gül, Kil, Portakal, Tarçın
Sıkılaştırıcı: Adaçayı, Bal, Kil, Portakal
Nemlendirici: Aloevera, Bal, Gül, Menengiç, Portakal,Tarçın
Yenileyici: Buğday
Peeling etkili: Bal, Gül, Kil
SAÇ BAKIMI
Saç dökülmesi: Ardıç, Defne, Zeytin
Kepek: Ardıç, Defne, Lavanta
Boyalı saçlar: Bal, Gül
Zayıf saçlar: Defne
İnce saçlar: Ardıç, Defne, Zeytin
Yağlı saçlar: Portakal
Kuru saçlar: Zeytin, Defne, Bal, Gül
Yıpranmış saçlar: Buğday
Sabun deyip geçmeyin
En çok kullandığımız “temizlik maddesi” hangisi? Kuşkusuz sabun. Bana göre dünyanın en önemli buluşlarından biri. Ancak günümüzde sabunlar da çok fazla tüketime yetişebilmek için doğallıktan biraz uzaklaşarak üretiliyor. Daha çok köpürsün, daha iyi temizlesin diye içine pek çok kimyasal madde de katılıyor.
Bu katkı maddelerinin bazıları sağlık sorunlarına, özellikle cilt hastalıklarına yol açabiliyor.
Elbette günümüzde bundan kaçışımız pek yok. Ama biraz dikkat eder, özen gösterirsek sabunun da doğalını kullanarak kendimizi biraz koruma şansı yaratabiliriz.
Sivilce: Ardıç, Portakal
Akne: Ardıç, Kekik, Kil, Lavanta, Portakal
Mantar: Ardıç, Kekik
Egzama: Ardıç, Gül,
Anti-selülit: Adaçayı, Buğday, Portakal, Yosun, Zeytin
Kaşıntı: Ardıç
Yara: Buğday, Gül, Kekik, Portakal, Tarçın
Yanık: Buğday, Portakal
Apse: Kekik,
Romatizma: Ardıç, Zeytin
Siyah nokta: Kil
Haşere ısırması: Portakal, Tarçın
Kızarıklıklar: Bal, Defne, Zeytin
Uyuz: Ardıç
Nasır: Menengiç
Doğum lekeleri: Buğday, Gül, Menengiç, Zeytin
Hamilelik çatlakları: Menengiç
Güneş lekeleri: Buğday, Zeytin
Varis: Ardıç, Kekik
PROBLEMLİ CİLTLER
Alerjik ciltler: Aloevera, Gül
Cilt çatlaması: Menengiç
Yorgun ciltler: Bal, Gül
Hassas ciltler: Bal, Defne, Zeytin
Yağlı ciltler: Adaçayı, Defne, Portakal
Kuru ciltler: Aloevera, Bal, Zeytin
Kırışıklık: Karnfil, Bal, Buğday,
Cilt sarkması: Karanfil ,Bal, Buğday,
Topuk çatlakları: Tarçın
CİLT BAKIMI
Besleyici: Bal, Gül, Menengiç
Berraklık: Yosun, Kil
Parlaklık: Bal, Buğday, Defne, Portakal, Tarçın, Yosun
Canlılık: Adaçayı, Gül, Kil, Portakal, Tarçın
Sıkılaştırıcı: Adaçayı, Bal, Kil, Portakal
Nemlendirici: Aloevera, Bal, Gül, Menengiç, Portakal,Tarçın
Yenileyici: Buğday
Peeling etkili: Bal, Gül, Kil
SAÇ BAKIMI
Saç dökülmesi: Ardıç, Defne, Zeytin
Kepek: Ardıç, Defne, Lavanta
Boyalı saçlar: Bal, Gül
Zayıf saçlar: Defne
İnce saçlar: Ardıç, Defne, Zeytin
Yağlı saçlar: Portakal
Kuru saçlar: Zeytin, Defne, Bal, Gül
Yıpranmış saçlar: Buğday
Sabun deyip geçmeyin
En çok kullandığımız “temizlik maddesi” hangisi? Kuşkusuz sabun. Bana göre dünyanın en önemli buluşlarından biri. Ancak günümüzde sabunlar da çok fazla tüketime yetişebilmek için doğallıktan biraz uzaklaşarak üretiliyor. Daha çok köpürsün, daha iyi temizlesin diye içine pek çok kimyasal madde de katılıyor.
Bu katkı maddelerinin bazıları sağlık sorunlarına, özellikle cilt hastalıklarına yol açabiliyor.
Elbette günümüzde bundan kaçışımız pek yok. Ama biraz dikkat eder, özen gösterirsek sabunun da doğalını kullanarak kendimizi biraz koruma şansı yaratabiliriz.
Huzurlu Olabilmek Icin Birkac Oneri
Her türlü hastalığın kaynağı huzursuzluktur.
Tedirgin edici duygular ve endişelerin yarattığı gerilimle yaşayan insan, “Ne olur, bir parça sakin kalabilsem!” dediği halde bunun için ne yapacağını bilemez. Aslında basit bir kaç adımla sakinleşmek hiç de zor değil.
Nefesinizi dinleyin:
Nefesinizin sesine konsantre olduğunuzda, soluk alıp verdiğinizi gerçekten duyduğunuzda, kendinizi son derece huzurlu hissedeceksiniz. Bunun için derin soluk alın. Ve bir çiçeği kokladığınızı hayal ederek nefesi içinize çekin.
Vakti gelince endişelenin:
Endişelerin çoğu gelecekle ilgilidir. Birçoğu asla gerçekleşmeyecek olayların etrafında dönüp durur. Bu nedenle yaşadığınız zamana konsantre olun. Böylece “gelecek”, kendi başının çaresine bakacaktır.
Nane için:
Eğer daha uyarıcı olan kahve veya siyah çay içmeyi tercih ediyorsanız, sakinleşmeyi unutun, boşa harcanan zaman demektir. Ya da nane çayı gibi bitkisel çayları tercih ederek sakinleşmeye yardımcı olun.
Hassas ayakkabılar giyin:
Herhangi bir refleksolojist size gerçek rahatlamanın ayaklardan başladığını söyleyecektir. Açıkça görülüyor ki, rahat ayakkabılar giymek, hiç ayakkabı giymemiş olmak kadar rahatlatıcıdır.
Her şeyin içinde en iyiyi arayın:
İnsanlarda ve olaylarda en iyiyi aramayı alışkanlık haline getirin. Bu basit yaklaşımın sizi sakinliğe götürecek iyimserlik ve pozitiflik yarattığını anlayacaksınız.
Tara ve tarat:
Birinin saçlarını taramak için vakit ayırın. Daha iyisi, kendi saçlarınızı tarayın veya başkasına taratın. Yavaşça, metotlu ve uzunca. (Taramak birkaç sakinleştirici akupresür noktaya temas ederek mesaj etkisi yaratır ve tekrarlanması daha çok işe yarar.)
İnsan olduğunuzu düşünün:
Kusursuz ve mükemmel olmayı başkalarına bırakın. Ne olduğunuzu, kim olduğunuzu düşünün ve bulunduğunuz halden mutlu olun, sonuç olarak daha rahat olacaksınız.
Çocukları izleyin ve ders alın:
Çocuklardan sakinlik (huzur!) dersi alın: Onların her anlarını, nasıl sadece ve sadece o anın zevki için yaşadıklarını seyredin. Kendinizin de böyle olabileceğinizi düşünün.
Sakin düşünün:
Sakin düşüncelere sahip olun. Sakin manzaralar hayal edin, sakin sesleri anımsayın ve ne hissedeceksiniz tahmin edin, bakalım. En iyisi tahminle vakit geçirmeyip hemen uygulamaya başlamak. En iyisi de bir deniz kenarında engin suları seyretmek. Denizin olmadığı yerde gökyüzünün derinliklerine bakabilirsiniz.
Portakal çiçeği spreyleyin:
Bir bardak maden suyuna 3 damla portakal çiçeği yağı ekleyin ve rahatlama ihtiyacı hissettiğinizde etrafa bir sprey ile sıkın.
Beyaz giyinin:
Giydiğiniz giysilerin nasıl hissettiğiniz yönünde ciddi etkileri vardır. Bedeninizi sıkmayan rahat giysiler, doğal kumaşlar ve açık renkler hep sakinleştirir. Bu yüzden yogiler hep beyaz giyerler. Sahip olmak ile yaşamak arasındaki farkı tanıyın.
Bebek gibi uyuyun:
Uykunuzu engelleyen her şey kahve, kola, alkol sakin olabilme yeteneğinizi engeller. Bunları içmek yerine ihtiyacınız olduğu kadar uyuyabilmek için gereken ne ise onu yapın.
Gülümseyin:
Gülümsemek yüzünüzdeki başlıca bütün kasları gevşetir. Aynı zamanda kendinizi iyi hissetmenize yardımcı olacak müthiş bir etki yaratır.
Daha az nefes alın:
Oldukça rahatlamış bir insan dakikada sadece 5–8 defa nefes alır. Nefesinizi bu kadar düşürdüğünüzde çabucak rahatlayıp gevşeyeceksiniz.
Güzellik saçın:
Hayatta nereye giderseniz gidin, ne yaparsanız yapın, bir parça güzellik katmak için gayret edin veya zaten var olan güzelliği geliştirin.
Biraz gözyaşı dökün:
Ağlamanın hem duygusal, hem de fiziksel rahatlatıcı bir yanı vardır.
Günbatımını hayal edin:
Günbatımları bazen hüzünlü olmalarına rağmen her zaman huzurludurlar. Ve pembe olanları daha da huzur yüklüdür. Cumartesi olduğunu hayal edin.
Değişin:
Gergin durumlarla başa çıkmanın iki yolu vardır, ya onları değiştirirsiniz ya da onlara bakış açınızı değiştirirsiniz. Bakış açınızı değiştirmek daha zordur, fakat kişiyi aydınlatır.
Kol saatinizi satın:
İşte, en çarpıcı sakinleştirici. Hiç saatinizi çıkarttığınız zaman ne kadar sakinleştiğinize dikkat ettiniz mi? Zaman zaman saatinizi çıkartın ve zamanın baskılarından kurtulun...
Tedirgin edici duygular ve endişelerin yarattığı gerilimle yaşayan insan, “Ne olur, bir parça sakin kalabilsem!” dediği halde bunun için ne yapacağını bilemez. Aslında basit bir kaç adımla sakinleşmek hiç de zor değil.
Nefesinizi dinleyin:
Nefesinizin sesine konsantre olduğunuzda, soluk alıp verdiğinizi gerçekten duyduğunuzda, kendinizi son derece huzurlu hissedeceksiniz. Bunun için derin soluk alın. Ve bir çiçeği kokladığınızı hayal ederek nefesi içinize çekin.
Vakti gelince endişelenin:
Endişelerin çoğu gelecekle ilgilidir. Birçoğu asla gerçekleşmeyecek olayların etrafında dönüp durur. Bu nedenle yaşadığınız zamana konsantre olun. Böylece “gelecek”, kendi başının çaresine bakacaktır.
Nane için:
Eğer daha uyarıcı olan kahve veya siyah çay içmeyi tercih ediyorsanız, sakinleşmeyi unutun, boşa harcanan zaman demektir. Ya da nane çayı gibi bitkisel çayları tercih ederek sakinleşmeye yardımcı olun.
Hassas ayakkabılar giyin:
Herhangi bir refleksolojist size gerçek rahatlamanın ayaklardan başladığını söyleyecektir. Açıkça görülüyor ki, rahat ayakkabılar giymek, hiç ayakkabı giymemiş olmak kadar rahatlatıcıdır.
Her şeyin içinde en iyiyi arayın:
İnsanlarda ve olaylarda en iyiyi aramayı alışkanlık haline getirin. Bu basit yaklaşımın sizi sakinliğe götürecek iyimserlik ve pozitiflik yarattığını anlayacaksınız.
Tara ve tarat:
Birinin saçlarını taramak için vakit ayırın. Daha iyisi, kendi saçlarınızı tarayın veya başkasına taratın. Yavaşça, metotlu ve uzunca. (Taramak birkaç sakinleştirici akupresür noktaya temas ederek mesaj etkisi yaratır ve tekrarlanması daha çok işe yarar.)
İnsan olduğunuzu düşünün:
Kusursuz ve mükemmel olmayı başkalarına bırakın. Ne olduğunuzu, kim olduğunuzu düşünün ve bulunduğunuz halden mutlu olun, sonuç olarak daha rahat olacaksınız.
Çocukları izleyin ve ders alın:
Çocuklardan sakinlik (huzur!) dersi alın: Onların her anlarını, nasıl sadece ve sadece o anın zevki için yaşadıklarını seyredin. Kendinizin de böyle olabileceğinizi düşünün.
Sakin düşünün:
Sakin düşüncelere sahip olun. Sakin manzaralar hayal edin, sakin sesleri anımsayın ve ne hissedeceksiniz tahmin edin, bakalım. En iyisi tahminle vakit geçirmeyip hemen uygulamaya başlamak. En iyisi de bir deniz kenarında engin suları seyretmek. Denizin olmadığı yerde gökyüzünün derinliklerine bakabilirsiniz.
Portakal çiçeği spreyleyin:
Bir bardak maden suyuna 3 damla portakal çiçeği yağı ekleyin ve rahatlama ihtiyacı hissettiğinizde etrafa bir sprey ile sıkın.
Beyaz giyinin:
Giydiğiniz giysilerin nasıl hissettiğiniz yönünde ciddi etkileri vardır. Bedeninizi sıkmayan rahat giysiler, doğal kumaşlar ve açık renkler hep sakinleştirir. Bu yüzden yogiler hep beyaz giyerler. Sahip olmak ile yaşamak arasındaki farkı tanıyın.
Bebek gibi uyuyun:
Uykunuzu engelleyen her şey kahve, kola, alkol sakin olabilme yeteneğinizi engeller. Bunları içmek yerine ihtiyacınız olduğu kadar uyuyabilmek için gereken ne ise onu yapın.
Gülümseyin:
Gülümsemek yüzünüzdeki başlıca bütün kasları gevşetir. Aynı zamanda kendinizi iyi hissetmenize yardımcı olacak müthiş bir etki yaratır.
Daha az nefes alın:
Oldukça rahatlamış bir insan dakikada sadece 5–8 defa nefes alır. Nefesinizi bu kadar düşürdüğünüzde çabucak rahatlayıp gevşeyeceksiniz.
Güzellik saçın:
Hayatta nereye giderseniz gidin, ne yaparsanız yapın, bir parça güzellik katmak için gayret edin veya zaten var olan güzelliği geliştirin.
Biraz gözyaşı dökün:
Ağlamanın hem duygusal, hem de fiziksel rahatlatıcı bir yanı vardır.
Günbatımını hayal edin:
Günbatımları bazen hüzünlü olmalarına rağmen her zaman huzurludurlar. Ve pembe olanları daha da huzur yüklüdür. Cumartesi olduğunu hayal edin.
Değişin:
Gergin durumlarla başa çıkmanın iki yolu vardır, ya onları değiştirirsiniz ya da onlara bakış açınızı değiştirirsiniz. Bakış açınızı değiştirmek daha zordur, fakat kişiyi aydınlatır.
Kol saatinizi satın:
İşte, en çarpıcı sakinleştirici. Hiç saatinizi çıkarttığınız zaman ne kadar sakinleştiğinize dikkat ettiniz mi? Zaman zaman saatinizi çıkartın ve zamanın baskılarından kurtulun...
Tahlil
Temel hastaneye gider. Girişte birinin ağladığını görür. Yaklaşır ve sorar:
"Hayrola hemşerim? Neden ağlıyorsun?"
Adam:
"Kan tahlili yaptırmaya geldim. Parmağımı kestiler." der demez bu sefer de Temel hüngür hüngür ağlamaya başlar. Ne olduğunu anlayamayan adam Temel'e sorar:
"Hayırdır hemşerim. Sen niye ağlamaya başladın şimdi?" Temel cevap verir:
"Ben idrar tahlili yaptırmaya geldim."
"Hayrola hemşerim? Neden ağlıyorsun?"
Adam:
"Kan tahlili yaptırmaya geldim. Parmağımı kestiler." der demez bu sefer de Temel hüngür hüngür ağlamaya başlar. Ne olduğunu anlayamayan adam Temel'e sorar:
"Hayırdır hemşerim. Sen niye ağlamaya başladın şimdi?" Temel cevap verir:
"Ben idrar tahlili yaptırmaya geldim."
14 Şubat 2010 Pazar
Pencere
Genc bir cift, yeni bir mahalledeki yeni evlerine tasinmislar. Sabah kahvalti yaparlarken, komsu da camasirlari asiyormus. Kadin kocasina ' Bak, camasirlari yeterince temiz degil, camasir yikamayi bilmiyor, belki de dogru sabunu kullanmiyor.' demis. Kocasi ona bakmis, hicbir sey soylememis, kahvaltisina devam etmis.
Kadin, komsusunun camasir astigini gordugu her sabah ayni yorumu yapmaya devam etmis.
Bir ay kadar sonra, bir sabah, komsusunun camasirlarinin tertemiz oldugunu goren kadin cok sasirmis 'Bak' demis kocasina ' Camasir yikamayi ogrendi sonunda, merak ediyorum, kim ogretti acaba ?'
'Ben bu sabah biraz erken kalkip penceremizi sildim' diye cevap vermis kocasi.
Kadin, komsusunun camasir astigini gordugu her sabah ayni yorumu yapmaya devam etmis.
Bir ay kadar sonra, bir sabah, komsusunun camasirlarinin tertemiz oldugunu goren kadin cok sasirmis 'Bak' demis kocasina ' Camasir yikamayi ogrendi sonunda, merak ediyorum, kim ogretti acaba ?'
'Ben bu sabah biraz erken kalkip penceremizi sildim' diye cevap vermis kocasi.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)